SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

ALIM-SATIM BAHSİ

<< 1536 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF’İN DEVAMI:

 

81 - (1536) حدثنا أبو بكر بن أبي شيبة ومحمد بن عبدالله بن نمير وزهير بن حرب. قالوا جميعا: حدثنا سفيان بن عيينة عن ابن جريج، عن عطاء، عن جابر بن عبدالله. قال:

 نهى رسول الله صلى الله عليه وسلم عن المحاقلة والمزابنة والمخابرة. وعن بيع الثمر حتى يبدو صلاحه. ولا  يباع إلا بالدينار والدرهم. إلا العرايا.

 

[ش (والمخابرة) المخابرة والمزارعة متقاربان. وهما المعاملة على الأرض ببعض ما يخرج منها من الزرع. كالثلث والربع وغير ذلك من الأجزاء المعلومة. لكن في المزارعة يكون البذر من مالك الأرض. وفي المخابرة يكون البذر من العامل. وقال جماعة من أهل اللغة وغيرهم: المخابرة مشتقة من الخبير وهو الأكار، أي الفلاح. وقيل: مشتقة من الخبار وهي الأرض اللينة. وقيل: من الخبرة، وهي النصيب، وهي بضم الخاء. وقال الجوهري: قال أبو عبيد: هي النصيب من سمك أو لحم. ويقال: تخبروا خبرة، إذا اشتروا شاة فذبحوها واقتسموا لحمها].

 

{81}

Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe ile Muhammed b. Abdillâh b. Numeyr ve Züheyr b. Harb rivayet ettiler. Hep birden dedilerki: Bize Süfyân b. Uyeyne, İbni Cüreyc'den, o da Atâ'dan, o da Câbir b. Abdillâh'dan naklen rivayet etti. Câbir şöyle demiş :

 

«Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) muhâkale, müzâbene ve muhabereden, olgunlaşıncaya kadar meyveyi satmaktan nehî buyurdu. Ariyyeler müstesna, altınla gümüşten başka bir şeyle satış yapılmaz.»

 

 

(1536) - وحدثنا عبد بن حميد. أخبرنا أبو عاصم. أخبرنا ابن جريج عن عطاء وأبي الزبير؛ أنهما سمعا جابر بن عبدالله يقول: نهى رسول الله صلى الله عليه وسلم. فذكر بمثله.

 

{…}

Bize Abd b. Humeyd rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Âsim haber verdi, (Dediki): Bize İbni Cüreyc, Ata ile Ebu'z-Zübeyr'den naklen haber verdi. Onlar da Câbir b. Abdillâh'ı: Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) nehî buyurdu... derken îşitmiştir. Râvi yukarıki hadîs gibi rivayette bulundu.

 

 

82 - (1536) حدثنا إسحاق بن إبراهيم الحنظلي. أخبرنا مخلد بن يزيد الجزرى. حدثنا ابن جريج. أخبرني عطاء عن جابر بن عبدالله؛

 أن رسول الله صلى الله عليه وسلم نهى عن المخابرة والمحاقلة والمزابنة. وعن بيع الثمرة حتى تطعم. ولا  تباع إلا بالدراهم والدنانير. إلا العرايا.

قال عطاء: فسر لنا جابر قال: أما المخابرة فالأرض البيضاء يدفعها الرجل الى الرجل فينفق فيها، ثم يأخذ من الثمر. وزعم أن المزابنة بيع الرطب في النخل بالتمر كيلا. والمحاقلة في الزرع على نحو ذلك. يبيع الزرع القائم بالحب كيلا.

 

[ش (تطعم) أي يبدو صلاحها وتصير طعاما يطيب أكلها].

 

{82}

Bize İshâk b. İbrâhîm el-Hanzalî rivayet etti. (Dediki): Bize Mahled b. Yezîd el-Cezerî haber verdi. (Dediki): Bize İbni Cüreyc rivayet etti. (Dediki): Bana Atâ', Câbir b. Abdillâh'dan naklen haber verdiki,

 

Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), muhabere, muhâkale ve müzâbeneden, bir de olgunlaşıncaya kadar meyveyi satmaktan nehî buyurmuşlar. Ariyyeler müstesna gümüşle altından başka bir şeyle satış yapılmazmış.

 

Atâ', demiş ki: Câbir bize tefsirde bulunarak şunları söyledi: Muhabere, boş tarlayı sahibinin birine vermesi, alanın da ona sarfiyatta bulunması, sonra sahibinin meyveden (bir miktar) almasıdır.

 

Câbir müzâbenenin, hurmalıktaki taze hurmayı kuru hurma mukabilinde ölçekle satmak olduğunu söyledi. Ekinde yapılan bunun gibi bir şeydir; sahibi başağındaki ekini ölçekle sat.

 

 

83 - (1536) حدثنا إسحاق بن إبراهيم ومحمد بن أحمد بن أبي خلف. كلاهما عن زكريا. قال ابن أبي خلف: حدثنا زكريا بن عدي. أخبرنا عبيدالله عن زيد بن أنيسة. حدثنا أبو الوليد المكي (وهو جالس عند عطاء بن أبي رباح) عن جابر بن عبدالله؛

 أن رسول الله صلى الله عليه وسلم نهى عن المحاقلة والمزابنة والمخابرة. وأن تشتري النخل حتى تشقه. (والإشقاء أن يحمر أو يصفر أو يؤكل منه شيء) والمحاقلة أن يباع الحقل بكيل من الطعام معلوم. والمزابنة أن يباع النخل بأوساق من التمر. والمخابرة الثلث والربع وأشباه ذلك.

قال زيد: قلت لعطاء بن أبي رباح: أسمعت جابر بن عبدالله يذكر هذا عن رسول الله صلى الله عليه وسلم؟ قال: نعم.

 

{83}

Bize İshâk b. İbrâbîm ile Muhammed b. Ahmed b. Ebî Halef ikisi birden Zekeriyya'dan rivayet ettiler. İbni Ebî Halef dediki: Bize Zekeriyya b. Adiy rivayet etti. (Dediki): Bize Ubeydullah, Zeyd b. Ebî Uneyse'den naklen naber verdi. (Demişki): Bize Ebu'l-Velîd-i Mekkî, kendisi Atâ' b. Ebî Rabâh'ın yanında otururken Câbir b. Abdillâh'dan naklen rivayet etti ki,

 

ResûluIIah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) müzâbene ile muharebeden ve işkâah hâline gelinceye kadar hurma satın almaktan nehî buyurmuş.

 

İşkâah: Hurmanın kızarması veya sararması yahut bazı tanelerinin yenilmeye başlanmasıdır. Mühâkale, ekinliğin mâlûm bir zahire mukabilinde ölçekle satılmasıdır. Müzâbene, hurmalığın (meyvesi) birkaç yük kuru hurma karşılığında satılmasıdır. Muhabere ise: Üçte bir, dörtte bir ve buna benzer şeylerdir.

 

(Râvi) Zeyd demiş ki: Atâ' b. Ebî Rabâh'a : Sen Câbir b. Abdillah'ı bu hadîsi ResûluIIah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklederken işittinmi? diye sordum. Ata':

 

— Evet; cevâbını verdi.

 

 

84 - (1536) وحدثنا عبدالله بن هاشم. حدثنا بهز. حدثنا سليم بن حيان. حدثنا سعيد بن ميناء عن جابر بن عبدالله. قال:

 نهى رسول الله صلى الله عليه وسلم عن المزابنة والمحاقلة والمخابرة. وعن بيع الثمرة حتى تشقح.

قال قلت لسعيد: ما تشقح؟ قال: تحمار وتصفار ويؤكل منها.

 

{84}

Bize Abdullah b. Hâşim rivayet etti. (Dediki): Bize Behz rivayet etti. (Dediki): Bize Selîm b. Hayyân rivayet etti. (Dediki): Bize Saîd b. Mînâ', Câbir b. Abdillâh'dan rivayet etti. Câbir şöyle demiş:

 

«Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) müzabene, muhâkale ve muhabereden, bir de işkâh haline gelinceye kadar meyveyi satmaktan nehî buyurdular.

 

Selîm demiş ki: Saîd'e işkâh haline gelir ne demek? diye sordum.

 

— Kızarır, sararır ve yenmeye başlar (demektir) cevâbını verdi.

 

 

85 - (1536) حدثنا عبيدالله بن عمر القواريري ومحمد بن عبيد الغبري (واللفظ لعبيدالله) قالا: حدثنا حماد بن زيد. حدثنا أيوب عن أبي الزبير وسعيد بن ميناء، عن جابر بن عبدالله. قال:

 نهى رسول الله صلى الله عليه وسلم عن المحاقلة والمزابنة والمعاومة والمخابرة (قال أحدهما: بيع السنين هي المعاومة) وعن الثنيا ورخص في العرايا.

 

[ش (الثنيا) هي أن يستثنى في عقد البيع شيء مجهول. كقوله: بعتك هذه الصبرة إلا بعضها].

 

{85}

Bize Ubeydullah b. Ömer EI-Kavârîrî ile Muhammed b. Ubeyd el-Guberî rivayet ettiler. Lâfız Ubeydullah'ındir. (Dedilerki): Bize Hammâd b. Zeyd rivayet etti. (Dediki): Bize Eyyûb, Ebu'z-Zübeyr ile Saîd b. Mînâ'dan, onlar da Câbir b. Abdillâh'dan naklen rivayet etti. Câbir şöyle demiş :

 

Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) muhâkale, müzâbene, muâveme ve muhabereden nehî buyurdu. (Ebu'z-Zübeyr ile Saîd'den biri: Birkaç yıllığına satış yapmak... işte muâvene budur, demiş.) istisnâlı satışı da yasak etti. Yalnız ariyyelere ruhsat verdi.

 

 

 

(1536) - وحدثناه أبو بكر بن أبي شيبة وعلي بن حجر. قالا: حدثنا إسماعيل (وهو ابن علية) عن أيوب، عن أبي الزبير، عن جابر، عن النبي صلى الله عليه وسلم، بمثله. غير أنه لا يذكر: بيع السنين هي المعاومة.

 

{…}

Bize bu hadîsi Ebû Bekr b. Ebî Şeybe ile Alî b. Hucr dahî rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize ismâîl yâni İbni Uleyye, Eyyub'dan, o da Ebu'z-Zübeyr'den, o da Câbir'den, o da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen bu hadîsin mislini rivayet etti. Yalnız o «Birkaç yıllığına satış yapmak... işte muâveme budur.» cümlesini zikretmedi.

 

 

86 - (1536) وحدثني إسحاق بن منصور. حدثنا عبيدالله بن عبدالمجيد. حدثنا رباح بن أبي معروف. قال: سمعت عطاء عن جابر بن عبدالله. قال:

 نهى رسول الله صلى الله عليه وسلم عن كراء الأرض. وعن بيعها السنين. وعن بيع الثمر حتى يطيب.

 

{86}

Bana îshâk b. Mansûr rivayet etti. (Dediki): Bize Ubeydullah b. Abdilmecîd rivayet etti. (Dediki): Bize Rabâh b. Ebî Ma'rûf rivayet etti, (Dediki): Atâ'yı Câbîr b. Abdillâh'dan rivayet ederken dinledim. Câbir şöyle demiş:

 

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yeri kiralamaktan, onu birkaç yıllığına satmaktan ve olgunlaşıncaya kadar meyveyi satmaktan nehî buyurdu.

 

 

İzah:

Bu hadîsi Buharî «Buyu'» ve «Musâkaat» bahislerinde tahrîc etmiştir. Ancak *Buyû'»daki rivayetinde muhabere, muhâkale ve müzâbene zikredilmemiştir. Aynı rivayeti Ebû Dâvûd *Buyû'»da; İbni Mâce «Ticâret»de muhtelif râvilerden tahrîc etmişlerdir.

 

Muhâkale, müzâbene ve meyvenin olgunlaşmadan satılması meselelerini bundan önceki bâblarda görmüştük.

 

Muhabereye gelince : Hanefîler muhabere ile müzâreanın aynı manâya geldiğini söylemişlerdir. Gerçi mânâ itibariyle birbirlerine pek yakın ve ikisi de toprağı, çıkan mahsulün üçte biri, dörtte biri gibi mâlüm bir cüz'ü karşılığında kiraya vermekten ibaret ise de bazıları müzâreada ekilecek tohumun toprak sahibine, muhaberede ise kiracıya âit olduğunu söyleyerek aralarında fark görmüşlerdir.

 

Lügat ulemâsının cumhuruna göre muhabere: Çiftçi mânâsına gelen habîr den alınmıştır. Bâzıları yumuşak yer mânâsına gelen «habâr» dan; bir takımları da «Hubra»dan alındığını söylemişlerdir. Hubra: Nasîb demektir. Îbni'l-A'râbî muhaberenin «Hayber den alındığını ileri sürmüştür. Çünkü bu muamele ilk defa Hayber'de yapılmıştı.

 

Muhabere ve müzareanm caiz olup olmadığı ulemâ arasında ihtilaflıdır. Bu husus müteâkıb bâbda görülecektir.

 

Muâveme yâni bir meyve ağacının iki, üç veya daha fazla yıllığına satmak bilittifak bâtıldır. İbni Münzir ile diğer bâzı ulemâ bu hususta icmâ' nakletmişlerdir. İcmâın delili bu rivayetlerdir. Bir de bu muamele elde olmayan meçhul ve teslim imkânı bulunmayan bir malı satmaktır ki, caiz, değildir.

 

Hadîs-i şerifte altınla gümüşün zikredilmesi ihtirazı bir kayıt değil, o zaman muamele ekseriyetle onlar üzerinden yapıldığı içindir. Alış veriş başka şeylerle de yapılabilir.

 

îstisnâlı satıştan murâd: Akid esnasında satılık malın meçhul bir miktarını pazarlıktan hâriç bırakıp satmamaktır ki: «Sana şu yığını sattım ama bir kısmı müstesna.» «Şu ağaçları sattım; bâzısı müstesna.» gibi sözlerle olur. İstisna edilen miktar belli olmadığı için bu satış sahih değildir. Fakat satıcı istisna ettiği miktarı tâyin ederek : «Sana bu ağaçları sattım; yalnız şu ağaç müstesna» yahut «bu sürüyü sattım; yalnız şu koyun müstesna» derse satış bilittifak sahîh olur.

 

Nevevî diyor ki: Bir kimse bir yığın zahireyi satar da bir ölçeğini istisna ederse bu satış İmam Şafiî ile Ebû Hanıfe'ye göre bâtıldır, îmam Mâlik üçte birinden fazla olmamak şartiyle bu istisnayı sahîh kabul etmiştir.

 

Babımız hadîsi; ağaçtaki meyvenin olgunlaşmadan satılamayacağına kail olan İmanı Mâlik, Şafiî ve Ahmed b. Hanbel ile diğer bâzı ulemânın delillerindendir.

 

 

------------------------------------------

KİRALAMA'YA DAİR BÖLÜM

------------------------------------------

 

 

 

87 - (1536) وحدثني أبو كامل الجحدري. حدثنا حماد (يعني ابن زيد) عن مطر الوراق، عن عطاء، عن جابر بن عبدالله؛

 أن رسول الله صلى الله عليه وسلم نهى عن كراء الأرض.

 

{87}

Bana Ebû Kâmil Cahderî rivayet etti. (Dediki): Bize Hammâd yâni İbni Zeyd, Matar-i Verrâk'dan, o da Atâ'dan, o da Câbir b. Abdilİâh'dan naklen rivayet etti ki,

Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yeri kiraya vermekten nehî buyurmuşlar.

 

 

88 - (1536) وحدثنا عبد بن حميد. حدثنا محمد بن الفضل. (لقبه عارم، وهو أبو النعمان السدوسي). حدثنا مهدي بن ميمون. حدثنا مطر الوراق عن عطاء، عن جابر بن عبدالله، قال:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم (من كانت له أرض فليزرعها. فإن لم يزرعها فليزرعها أخاه).

 

{88}

Bize Abd b. Humeyd rivayet etti. (Dediki): Bize Muhammed b. Fadl rivayet etti. (Lâkabı Ârim'dir. Ebu'n-Nu'mân es-Sedûsî bu zâttır.) (Dediki): Bize Mehdi b. Meymûn rivayet etti. (Dediki): Bize Matar El-Verrâk, Atâ'dan, o da Câbir b. Abdillâh'dan naklen rivayet etti. Câbir şöyle demiş:

 

Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Her kimin yeri varsa onu eksin; kendisi ekmezse onu dîn kardeşine ektirsin!» buyurdular.

 

 

89 - (1536) حدثنا الحكم بن موسى. حدثنا هقل (يعني ابن زياد) عن الأوزاعي، عن عطاء، عن جابر بن عبدالله. قال:

 كان لرجال فضول أرضين من أصحاب رسول الله صلى الله عليه وسلم. فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم: من كانت له فضل أرض فليزرعها أو ليمنحها أخاه. فأن أبى فليمسك أرضه.

 

{89}

Bize Hakem b. Mûsâ rivayet etti. (Dediki): Bize Hikl yâni îbni Ziyâd, Evzâî'den, o da Atâ'dan, o da Câbir b. Abdillâh'dan naklen rivayet etti. Câbir şöyle demiş:

 

Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in ashabından bazı kimselerin fazla yerleri vardı da Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Her kimin fazla yeri varsa onu ya eksin yahud dîn kardeşine bahşetsin. Bunu yapmazsa yerine sâhib olsun!»  buyurdular.

 

 

90 - (1536) وحدثني محمد بن حاتم. حدثنا معلى بن منصور الرازي. حدثنا خالد. أخبرنا الشيباني عن بكير بن الأخنس، عن عطاء، عن جابر بن عبدالله قال:

 نهى رسول الله صلى الله عليه وسلم أن يؤخذ للأرض أجر أو حظ.

 

{90}

Bana Muhammed b. Hatim rivayet etti. (Dediki): Bize Muallâ b. Mansûr er-Râzî rivayet etti. (Dediki): Bize Hâlid rivayet etti. (Dediki): Bize Şeybânî, Bükeyr b. Ahnes'den, o da Atâ'dan, o da Câbir b. Abdillâh'dan naklen haber verdi. Şöyle demiş:

 

Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yer için ücret veya pay alınmasını yasak etti.

 

 

91 - (1536) حدثنا ابن نمير. حدثنا أبي. حدثنا عبدالملك عن عطاء، عن جابر، قال:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم (من كانت له أرض فليزرعها. فإن لم يستطع أن يزرعها، وعجز عنها، فليمنحها أخاه المسلم. ولا  يؤاجرها إياه).

 

{91}

Bize İbni Numeyr rivayet etti. (Dediki): Bize babam rivayet etti. (Dediki): Bize Abdülmelik, Atâ'dan, o da Câbir'den naklen rivayet etti. Câbir şöyle demiş: Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Her kimin yeri varsa onu eksin; ekmeye gücü yetmeyip bundan âciz kalıyorsa müslüman kardeşine bahşetsin; ama yeri ona îcârla vermesin!» buyurdular.

 

 

92 - (1536) وحدثنا شيبان بن فروخ. حدثنا همام. قال: سأل سليمان بن موسى عطاء فقال: أحدثك جابر بن عبدالله؛

 أن النبي صلى الله عليه وسلم قال (من كانت له أرض فليزرعها، أو ليزرعها أخاه، ولا  يكرها).

قال: نعم.

 

{92}

Bize Şeybân b. Ferrûh rivayet etti. (Dediki): Bize Hemmâm rivayet etti. (Dediki): Süleyman b. Mûsâ Atâ'ya sordu: Sana Câbir b. Abdillâh Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in :

 

«Her kimin yeri varsa onu ya eksin yahud dîn kardeşine ektirsin; ama kiraya vermesin!» buyurduğunu rivayet etti mi? dedi. Atâ':

 

— Evet, cevâbını verdi.

 

 

93 - (1536) حدثنا أبو بكر بن أبي شيبة. حدثنا سفيان عن عمرو، عن جابر؛

 أن النبي صلى الله عليه وسلم نهى عن المخابرة.

 

{93}

Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivayet etti. (Dediki): Bize Süfyân, Amr'dan, o da Câbir'den naklen rivayet etti ki, 

 

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) muhabereden nehî buyurmuş.

 

 

94 - (1536) وحدثني حجاج بن الشاعر. حدثنا عبيدالله بن عبدالمجيد. حدثنا سليم بن حيان. حدثنا سعيد بن ميناء. قال: سمعت جابر بن عبدالله يقول:

 إن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال (من كان له فضل أرض فليزرعها، أو ليزرعها أخاه. ولا  تبيعوها).

فقلت لسعيد: ما قوله: ولا  تبيعوها؟ يعني الكراء؟ قال: نعم.

 

{94}

Bana Haccâc b. Şâir rivayet etti. (Dediki): Bize Ubeydullah b. Abdilmecîd rivayet etti. (Dediki): Bize Selim b. Hayyân rivayet etti. (Dediki): Bize Saîd b. Mînâ' rivayet etti. (Dediki): Câbir b. Abdillâh'ı şunu söylerken işittim:

 

Gerçekten Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Her kimin fazla yeri varsa onu eksin yahud dîn kardeşine ektirsin. Bu yerleri satmayın!» buyurdular.

 

(Râvi Selim demiş ki): Bunun üzerine Saîd'e: «Bu yerleri satmayın! sözü ne demektir; kirayı mi kasdediyor?» dedim.

 

— Evet, cevâbını verdi.

 

 

95 - (1536) حدثنا أحمد بن يونس. حدثنا زهير. حدثنا أبو الزبير عن جابر. قال:

 كنا نخابر على عهد رسول الله صلى الله عليه وسلم. فنصيب من القصرى ومن كذا. فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم (من كانت له أرض فليزرعها أو فليحرثها أخاه. وإلا فليدعها).

 

[ش (القصرى) على وزن القبطى. هكذا ضبطناه وكذا ضبطه الجمهور، وهو المشهور. وهو ما بقي من الحب في السنبل بعد الدياس. ويقال له القصارة. وهذا الأسم أشهر من القصرى].

 

{95}

Bize Ahmed b. Yûnus rivayet etti. (Dediki): Bize Züheyr rivayet etti. (Dediki): Bize Ebu'z-Zübeyr, Câbir'den rivayet etti. Şöyle demiş:

 

Biz Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) zamanında muhabere yapar da kesmikten ve şundan bundan alırdık. Bunun üzerine Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Her kimin yeri varsa onu ya eksin yahud dîn kardeşine ektirsin; aksi takdirde o yeri (hâline) bıraksın!» buyurdular.

 

 

96 - (1536) حدثني أبو الطاهر وأحمد بن عيسى. جميعا عن ابن وهب. قال ابن عيسى: حدثنا عبدالله بن وهب. حدثني هشام بن سعد؛ أن أبا الزبير المكي حدثه. قال: سمعت جابر بن عبدالله يقول:

 كنا في زمان رسول الله صلى الله عليه وسلم نأخذ الأرض بالثلث أو الربع. بالماذيانات. فقام رسول الله صلى الله عليه وسلم في ذلك الحين فقال (من كانت له أرض فليزرعها. فإن لم يزرعها فليمنحها أخاه. فإن لم يمنحها أخاه فليمسكها).

 

[ش (بالماذيانات) هي مسايل المياه. وقيل ما ينبت على حافتي مسيل الماء. وقيل: ما ينبت حول السواق. وهي لفظة معربة، وليست عربية].

 

{96}

Bana Ebu't-Tâhir ile Ahmed b. îsâ hep birden İbni Vehb'den rivayet ettiler. İbni îsâ dediki: Bize Abdullah b. Vehb rivayet etti. (Dediki): Bana Hişâm b. Sa'd rivayet etti. Ona da Ebu'z-Zübeyr Mekkî rivayet etmiş. (Demişki): Câbir b. Abdillâh'ı şunu söylerken işittim:

 

Biz Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) zamanında su kenarlarını sahibine vermek şartiyle arazîyi üçte birine yahut dörtte birine alırdık. Derken Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bu mesele için ayağa kalkarak:

 

«Kimin yeri varsa onu eksin; ekmezse dîn kardeşine bahşetsin. Dîn kardeşine bahşetmezse ona sahib olsun!» buyurdular.

 

 

97 - (1536) حدثنا محمد بن المثنى. حدثنا يحيى بن حماد. حدثنا أبو عوانة عن سليمان. حدثنا أبو سيان عن جابر. قال:

 سمعت النبي صلى الله عليه وسلم يقول (من كانت له أرض فليهبها أو ليعرها).

 

{97}

Bize Muhammed b. Müsennâ rivayet etti. (Dediki): (Bize Yahya b. Hammâd rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Avâne, Süleyman'dan rivayet etti. (Demişki): Ebû Süfyân, Câbir'den rivayet etti. Câbir Şöyle demiş:

 

Ben Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i:

 

«Kimin yeri varsa onu ya hibe etsin; yahud emaneten versin!» buyu­rurken işittim.

 

 

98 - (1536) وحدثنيه حجاج بن الشاعر. حدثنا أبو الجواب. حدثنا عمار بن رزيق عن الأعمش، بهذا الإسناد. غير أنه قال: فليزرعها أو ليزرعها رجلا.

 

{98}

Bana bu hadîsi Haccâc b. Şâir de rivayet etti. (Dediki): Bize Ebu'l-Cevvâb rivayet etti. (Dediki): Bize Ammâr b. Ruzeyk, A'meş'den bu isnâdla rivayette bulundu. Yalnız o:

 

«Onu eksin yahut bir kimseye ektirsin.» şeklinde söyledi.

 

 

99 - (1536) وحدثني هارون بن سعيد الأيلي. حدثنا ابن وهب. أخبرني عمرو (وهو ابن الحارث)؛ أن بكيرا حدثه؛ أن عبدالله بن أبي سلمة حدثه عن النعمان بن أبي عياش، عن جابر بن عبدالله؛

 أن رسول الله صلى الله عليه وسلم نهى عن كراء الأرض.

 

{99}

Bana Hârûn b. Saîd el-Eylî rivayet etti. (Dediki): Bize İbni Vehb rivayet etti. (Dediki): Bana Amr yâni İbnî Haris haber verdi. Ona da Bükeyr, ona da Abdullah b. Ebî Seleme Nu'man b. Ebî Ayyâş'dan, o da Câbir b. Abdillah'dan naklen rivayet etmiş ki,

 

Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yeri kiraya vermekten nehî buyurmuşlar.

 

Bükeyr demiş ki: Bana Nâfi' de rivayet etti ki, İbni Ömer'i şunu söylerken işitmiş:

 

«Biz vaktiyle arazîmizi kiraya verirdik; sonra Râfi' b. Hadîc hadîsini duyunca bundan vaz geçtik.»

 

 

100 - (1536) وحدثنا يحيى بن يحيى. أخبرنا أبو خيثمة عن أبي الزبير، عن جابر، قال:

 نهى رسول الله صلى الله عليه وسلم عن بيع الأرض البيضاء سنتين أو ثلاثا.

 

{100}

Bize Yahya b. Yahya rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Hayseme, Ebu'z-Zübeyr'den, o da Câbir'den naklen haber verdi. Şöyle demiş:

 

«Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) boş arazîyi iki veya üç seneliğine satmaktan nehî buyurdu.»

 

 

101 - (1536) وحدثنا سعيد بن منصور وأبو بكر بن أبي شيبة وعمرو الناقد وزهير بن حرب. قالوا: حدثنا سفيان بن عيينة عن حميد الأعرج، عن سليمان بن عتيق، عن جابر. قال:

 نهى النبي صلى الله عليه وسلم عن بيع السنين.

وفي رواية ابن أبي شيبة: عن بيع الثمر سنين.

 

{101}

Bize Saîd b. Mansûr ile Ebû Bekr b. Ebî Şeybe, Amru'n-Nâkıd ve Züheyr b. Harb rivayet ettiler. Dedilerki: Bize Süfyân b. Uyeyne, Humeyd-i A'rac'dan, o da Süleyman b. Atîk'den, o da Câbir'den naklen rivayet etti. Şöyle demiş:

 

«Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) birkaç yıllığına (yapılan) satışı yasak etti.»

 

ibni Ebî Şeybe'nin rivayetinde: «Meyveyi birkaç yıllığına satmayı...» denilmiştir.

 

Bu sayfanın devamı için buraya tıklayın